[İman ile küfür dahi hicab imiş bu yolda, küfürle sefalaştım imanımı yele verdim. Yunus Emre]

27 Nisan 2012 Cuma

Nisan Notlarından



Bazen yer çekimini kendi aleyhime çevirmek için elimden geleni yapıyorum. Dün akşam tabanvayla katedilecek bir saatlik bir yolda sırt çantam neden normalden daha ağır diye düşünüyordum. Meğer evvelsi günden çelik bisiklet zincirini çantada unutmuşum:) Tek başına pek ağır değil ama, zaten pc, kitap, defter derken hayli ağırlaşmış çantam için hayli trajik bir yük. Allahtan yol üstündeki leylak kokuları elimden tuttu biraz. Yine de henüz belim olmasa da ben kendime fıtık oldum diyebilirim. Yol boyunca kendi kendime güldüm. Hayatım boyunca aksesuar olarak çanta taşıyan bayanları nasıl anlayamadıysam evet onların da beni anlamasını beklemiyorum:)
 ***
Az evvel atlı bir polis şehrin göbeğinde, dört yolun ortasında beyaz bir arabayı durdurdu, kenara çekip, attan hiç inmeden sürücüye ceza yazdı. Hemen önünde bir adam da bisikletinin söktüğü tekerleklerini arabasının bagajına koyduktan sonra, bisikletin iskeleti arabanın koltuklarına zarar vermesin diye yere bir bez serip bisikleti kundaklar gibi sarıp arabaya yerleştirip gitti. Kafası karışık moderen şehir alemsin. Bu kadar şehir kaosunda o güzelim uzun bacaklı İngiliz atı da çok yaşamıyordur muhtemelen... Dilsizmütercim